Bilmemek insan psikolojisini etkileyen en önemli şeylerden biridir. İnsan bilmek ister, her şeyi bilmek ister. Bilmek istediklerinin kendisine ne vereceğini umursamaz. Sadece bilmek ister. Öğrendikleri bazen kendisine mutluluk bazen acı verebilir. Örnekleme yaparsak, insanlar sevgililerinin kendilerini ne kadar sevdiklerini bilmek isterler, çalışanlar yeni yılda maaş zammı yapılıp yapılmayacağını bilmek isterler, yola çıkan insanlar otobüsün geleceği saati bilmek isterler... Kısacası insan sınırısız bir şekilde gelecek ve geçmiş ile ilgili bilgileri öğrenmek ister. İşte bunun olmadığı/olamadığı durumlara bilmemek denir.
Bilmemek çoğu zaman insanı huzursuz eder. Hani yaşam şeklinde bir değişiklik olduğunda "düzenim bozuldu" diye düşünür ya insan, aslında bunun en önemli sebeplerinden bir tanesi de bir çok "bilmediği" durumla karşılaşmasıdır.
Bir örnekle açıklamaya çalışayım. Örneğin bir çoğumuz bir saat sonra ne yapacağımızı biliriz. Bir gün sonra ya da 15 gün sonra olacakları da az çok kestirebiliriz. Mesela x saat sonra eve gideceğim, yemek yiyeceğim, tv'de maç izleyeceğim, dvd'de film izleyeceğim, sevgilimle konuşacağım, traş olup yatacağım, sabah saatin sesine kalkıp işe gideceğim ... v.s. Bu, bilinçli olmasa da insana huzur verir çünkü en azından önündeki bir kaç günde olacakları az çok bilir. Kendini güvende hisseder. Fakat bilmemek huzursuzluk verir.
Bilmemenin verdiği huzursuzluğa da bir örnek vermek gerekirse, erkekler için askere gittikleri ilk günler gösterilebilir. İnsan askere gittiğinde ilk günlerde 5 dakika sonra bile olacakları bilmez. Sürekli sizi toplayıp sıraya sokarlar ve ne yapacağınızı gidene kadar öğrenemezsiniz. Her toplandığınızda nereye gittiğinizi ve ne yapacağınızı düşünürsünüz. İşte bu müthiş rahatsızlık verir. Psikoloji bozar. Özellikle gelecek kaygısı ve gelecekte olacakları tahmin bile edememek huzursuzluk verir.
Kısaca, Bilmemek = Huzursuzluk
Bilmemek çoğu zaman insanı huzursuz eder. Hani yaşam şeklinde bir değişiklik olduğunda "düzenim bozuldu" diye düşünür ya insan, aslında bunun en önemli sebeplerinden bir tanesi de bir çok "bilmediği" durumla karşılaşmasıdır.
Bir örnekle açıklamaya çalışayım. Örneğin bir çoğumuz bir saat sonra ne yapacağımızı biliriz. Bir gün sonra ya da 15 gün sonra olacakları da az çok kestirebiliriz. Mesela x saat sonra eve gideceğim, yemek yiyeceğim, tv'de maç izleyeceğim, dvd'de film izleyeceğim, sevgilimle konuşacağım, traş olup yatacağım, sabah saatin sesine kalkıp işe gideceğim ... v.s. Bu, bilinçli olmasa da insana huzur verir çünkü en azından önündeki bir kaç günde olacakları az çok bilir. Kendini güvende hisseder. Fakat bilmemek huzursuzluk verir.
Bilmemenin verdiği huzursuzluğa da bir örnek vermek gerekirse, erkekler için askere gittikleri ilk günler gösterilebilir. İnsan askere gittiğinde ilk günlerde 5 dakika sonra bile olacakları bilmez. Sürekli sizi toplayıp sıraya sokarlar ve ne yapacağınızı gidene kadar öğrenemezsiniz. Her toplandığınızda nereye gittiğinizi ve ne yapacağınızı düşünürsünüz. İşte bu müthiş rahatsızlık verir. Psikoloji bozar. Özellikle gelecek kaygısı ve gelecekte olacakları tahmin bile edememek huzursuzluk verir.
Kısaca, Bilmemek = Huzursuzluk
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder